Özgür Güneri’den bomba gibi tüyolar

3 / 9

---

YATIRIM SEPETİNDE RİSK KESİNLİKLE DAĞITILMALI, GAYRİMENKUL MUTLAK OLMALI

-Yatırımcılar borsada nasıl bir pozisyon almalı? Borsa dışında bir yatırımı önerir misiniz?

Özgür Güneri: Ben orada yine yaklaşımın daha bir portföy yöneticisi bakış açısı olduğunu düşünüyorum. Kısa vadede trade etmek her ne kadar bazı yatırımcıların çok sevdiği bir şeyse de kolay değil. Bir çok şeye hakim olacaksınız, devamlı takip edeceksiniz. Dolayısıyla kolay bir durum değil. O yüzden benim önerim hisse senedi seçenlerin, mutlaka şirketlere ortak olmalarının bilinciyle hareket ediyor olmaları. Dolayısıyla yatırımcılar o bakış açısıyla yaklaşırsa, ben Türk hisse senedi piyasasından para kaybedileceğine inanmıyorum. Eğer vade sorununuz yoksa ve doğru zamanda doğru hisse senedini alıyorsanız, değerlemesi ucuz olan hisse senedini alıyorsanız mutlaka para kazanıyorsunuz. Ben uzun vadeli bakış açısıyla yatırımcıların muhakkak portföylerinde hisse senedi bulundurmalarını doğru buluyorum. Bugünde önerim belirgin ölçüde hisse senedi alınması ve tercihen bunun kademeli olarak zaman içine yayılması. O yüzden emeklilik fonları gibi finansal enstrümanlar, yatırımcılar için son derece uygun diye düşünüyorum.

Bu arada bankacılık sektörü hala cazip ve potansiyeli çok yüksek ama geçmişteki inanılmaz büyümeleri artık sağlayabileceğimize inanmıyorum. O yüzden endüstri şirketlerinin üretim ve sanayi tarafının daha ön plana çıkabileceğini düşünüyorum. Tabi bir de umudumuz ekonomideki çeşitliliğinin artmasıyla beraber, borsaya gelecek yeni şirketlerin, yeni sektörlerin bir farklılık yaratması. O olursa, o hepimiz için güzel bir şey olacak. Çünkü bizlerin bugüne kadar takip etmediği sektörlerdeki şirketler, büyük ölçeklere ulaşmaya başladılar. 500 milyon, 1 milyon dolarlık şirketler oluşmaya başladı. Onlar bir an önce borsaya gelirse hepimiz için güzel olacak. Çünkü Türkiye’de hisse senetleri beraber inip beraber çıkıyorlar genelde. Ama öyle şirketler var ki ekonomi kötüleştikçe ya da kur yükseldikçe bundan faydalanan veya ekonomi yavaşladıkça bundan faydalanan… Dolayısıyla bir risk dağılımı imkanı olacak. O yüzden bugün için bakıldığında, sanayi şirketlerinin daha ön planda olduğu bir dönemi görebiliriz.

Bir yatırım sepeti önermem gerekirse ki kesinlikle riski dağıtmak en önemli prensip olmalı, gayrimenkule mutlaka yer vermek lazım. Emtialar tarafında da biliyorsunuz altın seven bir milletiz. Yine uzun vadeli alıp kenara koymak için iyi bir yatırım olabilir. Ama bir yandan da genel prensip olarak ben hayatım boyunca tüm kariyerimde TL’ye güvendim. Hep TL yatırımı yaptım ve bundan da hiç pişman olmadım. Kur ne olursa olsun, TL onu kısa vadede de olmasa orta ve uzun vadede yakalıyor ve geçiyor. Ama yatırımcıların döviz borcu olabilir, döviz ile ilgili işleri olabilir, yurt dışıyla ilişkileri olabilir. O zaman kendi risklerini düşünerek belki dövizde de bir şeyler yapabilirler. Ama ben genel olarak TL, sabit getirili menkul kıymetler, Türk hisse senetleri ve Türk gayrimenkulü öneriyorum. Ben Türk varlıklarına inanan bir yatırımcıyım. O yüzden kendi varlıklarımı da Türk varlıklarına yatırmayı tercih ediyorum.