Vizyon isimden 3 adrese kritik mesaj

15 / 20

---

ÇOK GÜÇLÜ BİRİ YAPARSA MANİPÜLASYON OLMUYOR, GARİBAN YAPARSA MANİPÜLASYON OLUYOR
-Peki size göre manipülasyon nedir?
Ali Bayramoğlu: Çok net bir şekilde, yanlış bilgi vermek suretiyle kamuoyunu yanlış yönlendirerek insanların zararına vesile olmaktır. Ama, bilgiye dayalı. Çünkü eninde sonunda işlemi neye göre yapıyor insanlar? Hisse senediyle niye ilgileniyor? Ortaya bir haber çıkıyor, çıkan haber insanlar üzerinde bir etki yaratıyor ve o tarafa doğru yönlenmesine sebebiyet veriyor. 10 gün sonra şirket bu haberi yalanlıyor. Bunu çok güçlü biri yaparsa bu manipülasyon olmuyor, gariban birisi yaparsa manipülasyon oluyor. Böyle bir şey yok. Kanun içerisine koyduk. Firma içerisinden bilgi sızdırmak vs gibi…
Ama bunu uluslararası yaptığınız zaman işin içinden nasıl çıkacaksınız? Kanuna yazmanıza rağmen işin içinden çıkamıyorsunuz! Yani Ahmet yapınca suçu oluyor ama, George yapınca olmuyor! Bunlar ancak piyasanın gelişimine göre bakılacak olan düzenlemeler olabilir. Onun için bunlar önümüzdeki dönemde değerlendirilecek konular içerisinde olur. O insanlar olmazsa, işlem hacmi olmazsa yabancı yatırımcılar bu ülkeye gelmez. Yabancı yatırımcı keyfi olarak bu piyasalara gelmiyor ki, para kazanmak için geliyor. Ama eninde sonunda bir derinlik verilmesi lazım piyasaya. Derinlik sadece işlem hacmi ile olmuyor, halka arzların artması gerekiyor. Türkiye’deki en güçlü ve en aktif firmaların birçoğu da halka arz edilmiş değil. Esas halka arzlar konusunda bu yapıyı gündeme getirebilirsiniz.
Türkiye’nin en büyük firmalarından bir tanesi, benim arkadaşım, halka arz için konuştum. Dedi ki, “Biz zaten bankalardan yeteri kadar kaynağımızı buluyoruz, uluslararası piyasalardan fon buluyoruz.” Ben de, “Halka arza onun için gitmeyeceksin ki, yapını kurumsal bir yapıya döndürmek için gideceksin” dedim. Uluslararası piyasaya gittiğinde halka arz edildiğini ve senin firmanın orada olduğunu göstermek için gideceksin. Bu bilgilendirmeyi büyüğüne yapamazsanız, küçüğüne nasıl yapacaksınız? Küçük de, ‘Finansman sağlamaya şartlarım yetmiyor, en kestirme yoldan nasıl kurtarırım, haydi bir halka arza gideyim’ diyor.
Denetlenmekten korkmamamız lazım. Korkmayacaklar! Endişeleri var mı? Var! Ama artık siz çağ atlıyorsanız, uluslararası ilişkilerinizi geliştiriyorsanız; pazarı sadece Türkiye olarak görmüyorsanız, markalaşmayı hedefliyorsanız; karşılılıklarınızın daha limitli ama daha uzun vadeli planlamasını yapabiliyorsanız; sürümün yüzde miktarı olarak düşük karlarla çok fazla miktarda mal sattığınızda da aslında tüccarlık yapabildiğinize inanıyorsanız, bunları da anlayacaksınız.