Yeni haftada faiz, kur, endeks ne olur? İşte 3 kritik yanıt

3 / 3

---

MERKEZ’DEN 100 BAZ PUANLIK FAİZ ARTIRIMI HAMLESİ GELEBİLİR

ENVER ERKAN – GCM / ARAŞTIRMA UZMANI 

İÇ PİYASALAR, BORSA, KUR, FAİZ 

Haftanın en önemli gelişmeleri Türkiye tarafında olacağından Türk varlıklarında hareket öne çıkabilir. Öncelikli olarak 4 Haziran Pazartesi günü tüketici enflasyonu ve akabinde 7 Haziran Perşembe günü TCMB faiz kararını takip edeceğiz. Enflasyon dinamiklerinden Ramazan etkisi ve enerji maliyetlerinde artış nedeni ile yüksek gelme potansiyeli bulunmaktadır. Bu bağlamda Merkez Bankası 7 Haziran günü faiz artırımı ile güçlü tepki verebilir. Bunun nedeni ise Sayın Şimşek ve Çetinkaya’nın Londra ziyaretlerinde enflasyonun yüksek gelmesi durumunda faiz artırımı yapabiliriz sinyalleri gösterilebilir. 

Enflasyon referansı ile TCMB tarafında 100 baz puanlık faiz artırımı hamlesi gelebilir. Fakat yıllık enflasyon gerçekleşmelerinde ve ileriye dönük beklentilerde bozulma nedeni ile sıkı para politikası duruşunun devam etmesi kuvvetle muhtemel. 

USDTRY kuru 4,00 seviyesinden başlattığı yükseliş rallisini 4,9253 seviyesine kadar taşıması & psikolojik 5,00 seviyesine yaklaştırması ardından sınırlandırdı ve TCMB’nin attığı adımlar neticesinde ilgili ralli içerisinde tepki satışı düşüncesini gündeme taşıdı. 4,9253 seviyesinden başlayan tepki satışı düşüncesi nerede sonlanır sorusunun cevabında 4,5745 – 4,4660 ve 4,3575 seviyeleri dikkat çekmektedir. Kur ilgili geri çekilmesini 4,4480 seviyesine kadar taşıyarak ve bu bölgeden gerçekleştirdiği dönüş ile tepkilerin sona erdiğine yönelik düşünceyi güçlendirdi. Kurun yeni süreçte pozitif trend görünümüne kaldığı yerden devam etmek isteyeceğini söyleyebiliriz. USDTRY kısa vadeli görünümde 4,42 üzerinde kaldığı müddetçe 4,6350 başta olmak üzere 4,7090 ve 4,8050 bariyerlerine doğru çıkışların devam edebilme ihtimali gündemimizdedir. 

Hafta başında TCMB’nin sadeleşme sürecine yönelik adımı sebebiyle 7 Haziran tarihindeki toplantısında yeni bir aksiyon alınıp alınmaması hususu yeni hafta gündemimizde takip edilecektir. Özellikle de bu süreçte USDTRY, mevcut spekülatif gelişmelere bağlı olarak hareket alanını daha da güçlendirebilir. Bu süreçte Sayın Şimşek ve Çetinkaya’nın geride bıraktığımız hafta Londra’da yatırımcılarla görüşmesinde 7 Haziran tarihindeki toplantısındaki olası faiz artırım senaryosu için 04 Haziran Pazartesi günü gelecek Enflasyon (Tüketici Fiyat Endeksi) verisine dikkat çekmesi, bu aşamada hafta başından itibaren kur fiyatlaması üzerindeki olası etkileri güçlendirebilir. Bu sebeple de hafta başında sonucuna ulaşacağımız Enflasyon verisi ilk etapta dikkat çekmemiz gereken gelişmelerin başında yer almaktadır. 

Tahvil faizleri 2 ve 10 yıllıklarda tüm zamanların en yüksek seviyelerine çıkması kapsamında aşırı bir risk fiyatlaması vardı, TRY varlıklarda artan değer kaybı ve genel bozulma çerçevesinde bu risk fiyatlaması yeniden öne çıktı diyebiliriz. 23 Mayıs’ta 2 yıllık %17,30, 10 yıllık %15,30 seviyesini görmüştü. 2 yıllıklar yeniden yükselişte, 10 yıllık faizde daha anlamlı bir düşüş görsek de orada da %13,8’den tekrar %14,2 seviyesine hareket görülmekte. Merkez Bankası’nın politika faizi %16,5, Londra’da 1 yıllık TL faizi %18,1… Eğer Mayıs enflasyonu aylık bazda %1,5 – 2 gibi bir seviyede gelirse, yıllık enflasyonu %12,5 - 13 bandına doğru taşıyacak. Londra’da TCMB Başkanı Sn. Murat Çetinkaya yatırımcılara enflasyon yüksek gelirse faiz artırımı olabileceği sinyalini vermişti. Enflasyonun Ramazan, mevsim ve kur etkisiyle beklendiği yüksek gelme ihtimali var bu durum gerçekleşirse Merkez Bankası’nın da 100 baz puan civarında faiz artırması beklenebilir.

Borsa İstanbul 100 endeksinde yaşanan sert satış hareketi ile 100500 seviyesine yakınsayacak hareket öne çıkmıştır. Majör teknik seviye olarak 100 bin seviyesi üzerinde kalıcı olup olmayacağını takip edeceğiz. Kırılması durumunda 98500 seviyesine doğru geri çekilme beklenebilir. Yukarı yönde 101500 ve 102500 dirençlerini takip ediyoruz.

EURUSD 

Risk algısında fırtınaya neden olan İtalya ve İspanya kaynaklı siyasi risk fiyatlamasında normalleşme öne çıkarken, Trump’ın sahalara gümrük vergisi ile dönemsi fırtınanın şiddetini artırmıştır. Trump, küresel ticarette belirsizlik dinamiklerini tetiklediğinden ve karşı hamlelerin gelmesi ile riskten kaçış modu etkin olmaktadır.ABD 10 yıllık tahvil faizinde %3 psikolojik seviyesi altında hareket devam ederken, geçici olarak %3,5 -%4 korkutan senaryoları konuşmalarını rafa kaldırdık. 

Yakın dönemde küresel piyasalarda sorulacak en önemli sorulardan birisi de Trump’ın başlattığı gümrük savaşlarının devam edip etmeyeceği yönündedir. Küresel ekonomi ısınmış bir durumda değil, ılımlı büyüyen bir küresel ekonomi var. ABD’nin gümrük hamlelerinin karşı ülkelerden de karşılık görmesi halinde küresel ticaret hacmine ciddi bir zayıflama olabilir. Özellikle ihracat odaklı büyüyen ekonomiler için ABD kaynaklı korumacılık önemli risk olarak değerlendirilmelidir. Trump’ın hamlesi, Çin ile olan üst düzey ticaret görüşmeleri devam ederken anlaşmayı çıkmaza sokacaktır. Ki, Trump’ın Çin malları için ayın 15’inde açıklaması beklenen 50 milyar USD’lik bir tarife paketi var. Çin ve AB ise bu gümrük savaşlarında ABD’ye karşı ortak tavır takınabilir. Bu mücadelenin kazananı olmayacağı gibi, ihracat üzerine ekonomisini kuran ülkelerde ciddi anlamda ekonomik yavaşlama olabilir. Bu durumun riskten kaçış anlamında USD’nin işine yarayacağını, önümüzdeki dönemde altın ile USD’nin aynı anda değerlenebileceği bir ortam oluşabileceğini de tahmin edebiliriz. 

EURUSD paritesi, Dolar endeksinin pozitif performansı ile birlikte gerçekleştirdiği negatif fiyatlama davranışını 1,1509 seviyesine taşıyarak 1,15 hedefimize ulaştı. Ancak 1,15 seviyesi altında kalıcı hareketler oluşturamadığı için kısa vadeli görünümde trend içi tepki düşüncesi dikkat çekti. Özellikle de bu süreçte İtalya’ya ilişkin risk faktörünün kısmen ortadan kalkması, ilgili tepkinin en önemli sebepleri arasında yer almaktadır. Yeni hafta görünümünü değerlendirdiğimizde, 1,1965 altında negatif seyrine devam eden EURUSD paritesinde trend içerisinde tepki alımı düşüncesi gündemde yer alır mı sorusunun cevabında 1,1740 yakinen takip edilmelidir. EURUSD paritesi 15 günlük EMA 1,1740 altında kalmayı sürdürürse aşağı yönlü baskısını 1,1570 – 1,1475 bölgesi başta olmak üzere 1,1390 ve 1,13 desteklerine taşımak / yaklaştırmak isteyebilir. Özellikle de bu süreçte 1,1475 – 1,1570 bölgesi altındaki kalıcı hareketler, ilgili negatif görünümün daha da güçlenmesine imkan tanıyabilir. 

Aksi takdirde yani EURUSD paritesinin 1,1475 – 1,1570 bölgesi üzerinde kalması durumunda ise trend içi tepki düşüncesini gündeme taşıyarak ilgili tepkisini 1,1740 bölgesine taşımak / yaklaştırmak isteyebilir. Bu tür bir tepki düşüncesinde tepkiler tamam mı devam mı sorusunun cevabında ilgili ortalama takip edilebilir. Ayrıca 1,1965 bölgesi atında negatif olduğu unutulmamalıdır. 1,1965 öncesindeki olası tepki seviyesi ise 1,1855 olarak kaydedilmiştir. 

ALTIN 

Altın, 1286 destek noktası üzerinde kalmayı başaran ve ilgili seviye üzerinde dip yapmaya çalışan bir profil izlemektedir son süreçte. Bu tutum, kıymetli madene yönelik negatif fiyatlama davranışı sona mı erdi sorusunu sormamıza imkan tanımaktadır. Bu aşamada ABD’den gelen istihdam verileri ardından en önemli makro-ekonomik dinamik ise hiç şüphesiz ki 13 Haziran akşamı sonucuna ulaşacağımız Fed toplantısıdır. Fed öncesinde Ons Altın 1286 destek noktası üzerinde kalmayı başaracak mı sorusunun cevabında da yeni hafta görünümünde 1286 – 1301 bandı yakinen takip edilmelidir.

Altına yönelik pozitif beklentinin kısa vadeli olarak etkisini sürdürebilmesi için 1301 USD seviyesi üzerindeki kalıcı hareketlere ihtiyaç olduğu unutulmamalıdır. 1351 – 1366 USD öncesindeki kısa vadeli olası trend seviyeleri ise 1316 USD ve 1335 USD olarak kaydedilmiştir. Aksi takdirde yani kıymetli madenin 1301 USD seviyesinde tekrar baskı görmesi durumunda ise ana pozitif trend içerisinde tepki satışı düşüncesi bir müddet daha gündemi meşgul edebilir. Altın, ana pozitif trend için önemle üzerinde durduğumuz 1267 – 1252 USD bölgesine doğru tepki düşüncesine devam edebilir mi sorusunun cevabında da kısa vadeli olarak 1286 USD seviyesi takip edilebilir.

PETROL 

Ham petrol fiyatı yüksek ABD üretiminin negatif ayrışma yaşatmasıyla birlikte 69,38 seviyesi altındaki seyrini sürdürdü. Ham petrol fiyatı yüksek ABD üretimi ile baskılanırken, Brent petrol fiyatı OPEC toplantısına yönelik beklentilerle birlikte süreci pozitif ayrışarak geçirdi. Önümüzdeki hafta Haziran ayı içerisinde gerçekleşecek OPEC toplantısı öncesi olası açıklamaların yanı sıra, ABD stoklarındaki değişimler takip edilecek. 

Ham petrolü teknik olarak incelediğimizde önümüzdeki süreçte fiyatlamalar, ortalamanın desteklediği 69,40 USD seviyesi altında kaldığı müddetçe düşüş beklentisi ön planda olabilir. Gerçekleşebilecek düşüşlerde 65,50 USD seviyesi hedeflenebilecekken, düşüş isteğinin devamı için 65,50 USD altındaki günlük kapanışlara ihtiyaç duyulabilir. Bu durumda 63,70 USD ve 61,70 USD seviyeleri gündeme gelebilir. Bu aşamada düşüşlerin düzetme alanı içerisinde yer aldığı ve yeni yükseliş potansiyeli oluşturabileceği unutulmamalıdır. Olası toparlanmalar 69,40 USD seviyesi altında sınırlandığı müddetçe yeni düşüş baskısı ortaya çıkarabilir. Dolayısıyla yükseliş isteğinin devamı için 69,40 USD seviyesi üzerindeki seyri ve günlük kapanışları görmek gerekebilir. Bu durumda 70,30 USD ve 71,50 USD seviyeleri gündeme gelebilir. 

Teknik olarak incelediğimizde, ham petrolün tersine Brent petrolün hala kritik seviyeler üzerinde tutunduğunu görüyoruz. Dolayısıyla önümüzdeki beklentilerin netlik kazanabilmesi için söz konusu seviyelerin tutumu önem kazanabilir. Önümüzdeki süreçte fiyatlamalar, 73,30 – 76 USD bölgesi ve üzerinde kaldığı müddetçe yükseliş beklentisi ön planda olabilir. Gerçekleşebilecek yükselişlerde 80,45 USD ve 83,50 USD seviyeleri hedeflenebilir. Olası düşüşlerin devamı için ise 73,30 USD seviyesi altındaki seyri ve bölgedeki günlük kapanışları görmek gerekebilir. Bu durumda 71,10 USD ve 68,90 USD seviyeleri gündeme gelebilir. Bu aşamada bile düşüşlerin düzeltme alanı içerisinde yer aldığı, dolayısıyla yeni yükseliş potansiyeli oluşturabileceği göz ardı edilmemelidir.