Yeni haftada nasıl bir piyasa bekleniyor?

5 / 6

---

STRES FİYATLAMALARINI GÖRMEYE DEVAM EDECEĞİZ

EDA ÖNDER ÖZTÜRK / ALAN YATIRIM KIDEMLİ ANALİST

Geçtiğimiz haftanın önemli gündem maddelerinin başında gelen ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın düzenlediği basın konferansında mali teşviğin detaylarının açıklanmaması haftanın sonlarına doğru doların dünya genelinde değer kaybetmesinde etkili oldu. Daha öncesinde de bahsetmiş olduğumuz üzere Trump henüz başkanlık koltuğuna oturmadan Trump dönemi ile birlikte genişleyici maliye politikalarının (vergilerde indirim, kamu harcamalarında artış vb.) devreye girecek olması şimdiden ABD ekonomisine ilişkin olarak enflasyon ve büyümede artış beklentisi yaratmış durumda. Piyasanın öncesinde dolar için pozitif senaryoyu fazlası ile fiyatlaması kaynaklı belirsizlikler bir kenara dursun ilgili politikalardan bahsedilmemesi dahi dolar cephesinde kar satışlarını beraberinde getirdi. Trump’ın bütçesinin onaylanması, ilgili büyüme reformlarının gerçekleşmeme olasılığının fiyatların içerisinde girmeye başlamasının etkilerini söz konusu belirsizlik unsuruna ilişkin stres fiyatlamalarını bir süre daha görebileceğimiz kanaatindeyiz.

Bizleri bekleyen haftada yoğun veri akışı gündemde olacak. Yeni haftada takip edeceğimiz Çin’in büyüme verisi cari dönem için çok ses getirmeyecek olsa da önümüzdeki dönemde Çin’i sıklıkla konuşmamız gerektiğini bizlere hatırlatabilir. Geçtiğimiz günlerde Çin Cumhurbaşkanı tarafından yapılan açıklamaya göre Çin büyümesinin %6,5 oranının aşağısına gerileyebileceği belirtildi. 2017 yılının başlarında Trump’ın ABD başkanlık koltuğuna oturacak olması sonrasında Çin ekonomisi yine önemli ölçüde değişime uğrayacağa benziyor. Dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan Çin ekonomisi 2017 yılının akibeti en belirsiz olan ekonomi olabilir. Trump ABD’nin dış ticaretinde korumacı bir politika izleyeceğini uzun süredir belirtmekte. Söz konusu korumacı duvarları örmeye de Çin ile yapılan ticarete set çekerek başlayacak gibi görünüyor. Çin’in en fazla ihracat yaptığı ülkenin ABD olduğu göz önünde bulundurulduğunda, ABD’nin dış ticarette Çin’in mukayeseli üstünlüğünü bozacak olması Yuan’ın değer kaybetmeye devam edeceği anlamına gelebilir.

Yeni haftanın bir diğer önemli gündem maddesi ise Avrupa Merkez Bankası’nın kararı olacak. Avrupa Merkez Bankası’nın 2017 yılının ilk toplantısında herhangi bir değişikliğe gitmesi beklenmese de yetkililerin üzerinde bir baskı olduğu aşikar. Bölgenin lokomotif ekonomisi Almanya’nın enflasyon verilerinde görülen iyileşmenin diğer ülkeleri geride bırakmış olması ve ülkeler arasındaki makasın açılması, bankayı zor durumda bırakıyor. Para politikasında radikal bir değişikliğin yapılması ile siyasi nedenlerden kaynaklı da zor görünüyor. 2017 yılının neredeyse tamamını seçim ile geçirecek olan Avrupa’da siyasi risklerin telaffuz edilmesi de bankaya manevra alanı yaratmıyor. Özetle 2017 yılı Avrupa Merkez Bankası için zor görünüyor.

Türk Lirası cinsinden varlıkların seyrinde ise uzunca bir aradan sonra görünüm değişti. TCMB’nin %8,0’dan yaptığı haftalık repo ihalesini yapmaması ve bankaları %8,50’den (geç likiditede %10’dan) borç almaya yönlendirmesi ile örtülü de olsa 50 baz puanlık faiz artışı bizce yapmış oldu. 24 Aralık’taki toplantısında politika faizi ve faiz koridorunun ne şekilde değişeceği yakından takip edilecek.