E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaKulisALTIN BORSASI 3 YENİ PİYASA HAZIRLIĞINDA---

ALTIN BORSASI 3 YENİ PİYASA HAZIRLIĞINDA

ALTIN BORSASI 3 YENİ PİYASA HAZIRLIĞINDA
26 Kasım 2009 - 08:59 borsagundem.com

Çalışmaları 3 yıldır süren ancak, bürokratik engeller nedeniyle Ocak 2008'den bu yana faaliyete geçemeyen Elmas Borsası'nın 2010'da faaliyete geçebileceğini belirten İstanbul Altın Borsası Başkan Vekili Osman Saraç, baz metal, karbon ve döviz efektif olmak üzere 3 yeni piyasa üzerinde çalışmalar...

Elmas Borsası'nı bürokratik işlemler nedeniyle Ocak 2008'den bu yana faaliyete geçiremeyen İstanbul Altın Borsası (İAB), üç yeni piyasa daha kurmaya hazırlanıyor. İAB Başkan Vekili Osman Saraç, baz metal, karbon ve döviz efektif olmak üzere 3 yeni piyasa üzerinde çalışmalar başlattıklarını söyledi. Şu an bu piyasa çalışmalarının proje bazında olduğunu belirten Saraç, bürokrasi engeline takılan Elmas Piyasası'nın 2010 yılında açılmasını beklediğini söyledi. Active Academy tarafından İstanbul'da düzenlenen Uluslararası Altın Zirvesi'nde Referans'ın sorularını yahıtlayan Saraç, elmas piyayasındaki gelişmelerin tamamen kendilerin dışında olduğunu belirterek, "Bu konu ile yetkili makam Hazine Müsteşarlığı. bürokratik sürecin tamamlanmasını bekliyoruz. Hazırlıklarımız bitmiş durumda. Biz fiziki ortam ve mevzuat gibi konularda üzerimize düşen görevleri yerine getiriyoruz" diye konuştu. Elmas piyasası ile ilgili fiziki ortam ve insan kaynağı gibi her türlü hazırlıkları yaptıklarını vurgulayan Saraç, "Hazine Müsteşarlığı'nın durumu bir türlü netleştirmemesi süreci uzatıyor. Gecikme sebebi hakkında hiçbir bilgim yok" dedi. Süreçle ilgili sorularının "Yapıyoruz, ediyoruz" şeklinde cevaplandığını kaydeden Saraç, "Fakat artık çalışmaların sonuna yaklaşıldığını düşünüyorum" dedi. Elmas piyasası ile ilgili yönetmelik taslağının Hazine Müsteşarlığı'na birkaç kere gidip geldiğine dikkat çeken Saraç, elmas piyasasının açılması ile birlikte tüm Türkiye'deki kıymetli taş piyasasının kayıt altına girmesinin beklenmemesi gerektiğinin altını çizdi. Saraç, "ÖTV oranı yüzde 20 olduğu sürece bu piyasanın kayıt altına girmesi zor. Başlangıç aşamasında elmas piyasasının yüzde 20-30'unun kayıt altına girmesini bekliyoruz" dedi. Altında 1400 doları göreceğiz Altın fiyatlarındaki yükselişin bir süre daha devam edeceğini ifade eden Saraç, "Dolara olan güvensizlik sürüyor. ABD ekonomisindeki toparlamanın da zaman alması bekleniyor, altın fiyatları yükseliş ivmesini sürdürecek" dedi. Saraç, altın fiyatlarının 2010 yılında 1.400 dolar seviyesine yükselmesinin mümkün olduğunu söyledi. Saraç, yıl sonunda altın fiyatlarının ortalama olarak 1.200 dolar seviyesinde olacağı tahmininde bulundu. 2 Altın Zirvesi'ne de onsu 1.183 dolara çıkarak rekor kıran altın fiyatları damga vurdu. Türk Mücevhercileri Birliği (JTR) Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş ise dünya piyasalarında altının ons fiyatının, 3 ile 6 ay arasında 900 dolarlara gerilemesini beklediğini, buna parelel 88 liraya yükselen 22 ayar çeyrek altın fiyatının da 70 liraya kadar düşebileceğini öngördüğünü söyledi. Dünyada fiziki altın kullanımı yüzde 50'ye düşmesine karşın, altın fiyatlarının aşırı değerlenmesini doğru bulmadığını dile getiren Altınbaş, "Bir şeyin çok değerlenebilmesi için kullanıcısının, talebinin çok olması lazım. Şimdi altın kullanılmıyor. Fiziken tüketilmiyor" açıklamasında bulundu. Altınbaş, "Dünyada altının ons fiyatlarının 3 ile 6 ay arasında 900 dolar seviyesine gelmesini bekliyorum. Buna paralel olarak 22 ayar çeyrek altın fiyatları da 70 liraya doğru gelir" dedi. Sektörde gerekli vergi düzenlemelerinin gerçekleştirilememesi sebebiyle, İstanbul'un önemli bir fırsatı kaçırdığını da kaydeden Altınbaş, "Dağılan Belçika Borsası'nın yerini alabilecek olan İstanbul, vergi engeli nedeniyle, Avrasya'da lider olacak kıymetli taş borsasını oluşturamıyor" dedi. Fiyatlar şişmiş olabilir Finans Portföy Genel Müdürü Özgür Güneri ise önümüzdeki süreçte altın fiyatlarında yükseliş ve düşüşlerin hızlı olacağını söyledi. Altına spekülatörlerin yatırım yapmasının bunda etkili olduğunu ifade eden Güneri, "Benzer durum önceki yıllarda petrolde de yaşanmıştı. Zaten altının sürekli yükselmesi finansal piyasaların da ruhuna ters bir durumdur" diye konuştu. Altının fiyatının sabahtan akşama kadar birçok kere değiştiğini belirten Güneri, altının piyasalar açısında da riski dağıtmak için önemli fırsatlar sunduğunu söyledi. Ak Portföy Genel Müdürü Cem Yalçınkaya da altının dolara karşı sigorta özelliği gösterdiğini belirterek, "Son olarak merkez bankaları yıllar sonra ilk kez altında net altın alıcı duruma geldi. Merkez bankaları dünyada her yıl ortalama 400 ton satış yapardı. Fakat 2003 ten bu yanaki satış eğilimi bu yıl altın talebine kaydı" dedi. TEB Yönetim Kurulu Danışmanı İsmail Yanık, altın fiyatlarının şişmiş olabileceğini vurguladı. Külçe alkın ithalatının bu yıl sonunda 37 ton olarak gerçekleşmesinin beklendiğini ifade eden Yanık, bu seviye ile Türkiye'nin dünyada birinci sırada yer aldığını belirtti. Türkiye'nin altın üretiminde de Avrupa'da birinci sırada yer aldığını belirten Yanık, "Krizin önemli göstergelerinden olan hurda altın satışındaki artışın devamı bekleniyor" dedi. Kuveyt Türk altın fonu çıkaracak Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, 2010'da kurumsal yatırımcılara yönelik yeni bir altın fonu çıkarma çalışmaları olduğunu söyledi. Uyan, "Bu bir borsa yatırım fonu olacak" dedi. 2010'da ayrıca yurtiçi ve yurtdışı şubelerinden altın havalesi yapma imkanı tanıyacak bir başka çalışma içerisinde oldukları bilgisini veren Uyan, Kuwait Finance House'un Kuveyt Türk Katılım Bankası adıyla Dubai Uluslararası Finans Merkezi'nde kurduğu yeni bankayla bölgedeki faizsiz fonları Türkiye'ye getirerek yatırımcı, ihracatçı ve üreticilerin yararlanmasını hedeflediklerini söyledi. Uyan ayrıca, Dubai'deki serbest bölgede faaliyet gösteren Türk firmalarıyla Körfez bölgesinde iş alan Türk müteahhitlik firmalarına hizmet etmesinin hedeflendiğini kaydetti. Aynı bankanın Dubai'de hareketli bir altın piyasası olması nedeniyle bu alanda da faaliyet göstereceğini söyleyen Uyan, "Son bir iki yılda altın rafinerileriyle ciddi bir işbirliği geliştirdik, bundan yararlanmak istiyoruz" diye konuştu. Yakında Kapalıçarşı'da da kuyumculara yönelik bir şube açmayı planladıklarını belirten Uyan, "Altına altın vadeli hesabımız, kuyumcular tarafından ciddi talep görüyor. Altını bir finansal ürüne dönüştürerek o şube vasıtasıyla hareketlenme sağlamayı düşünüyoruz" dedi. Kayıtlı altın ihracatı düşüyor Sis nedeniyle uçak seferlerinin iptal olması üzerine "2. Altın Zirvesi"ne telekonferans yöntemi ile katılan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türk altın ve mücevherat ihracatının 2008'de 1.5 milyar dolara ulaştığını kaydetti. Şimşek, bavul ticareti ve yurtiçinde turistlere yapılan mücevher satışıyla bu rakamın 2.5-3 milyar dolara çıktığını söyledi. Türk altın ve mücevherat ürünlerinin 140'ın üzerinde ülkeye ihraç edildiğini ancak hem iç piyasada, hem dış piyasada yaşanan dağılma sonucu, kayıtlı 1.5 milyar dolarlık ihracatın, bu yıl 1 milyar dolara düştüğüne dikkat çeken Şimşek, bavul ticareti ve yurt içinde turistlere yapılan mücevher satışı ile toplam satış rakamının 2 milyar doların altında kalmasının beklendiğini bildirdi. Kuyumculuk sektörüyle ilgili olarak üzerlerine düşenler konusunda azami gayreti gösterdiklerini dile getiren Şimşek, yastık altında bulunan altın kaynağının, bankacılık sistemi harekete geçirilerek, ekonomiye kazandırılması çağrısında bulundu. Enflasyon ve faizin düşük seviyesi dikkate alındığında, dış talepteki toparlanmaya bağlı olarak Türkiye ekonomisinin hızla toparlanacağını ve bunun kalıcı olacağını da belirten Şimşek, "Bizim amacımız faizdeki bu tek haneli seviyeyi kalıcı hale getirmek" dedi. Pınar Sungur/ Referans

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)