E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
Yunanistan, İrlanda ve şimdi de Portekiz, İspanya, hatta İtalya... Euro Bölgesi’ndeki hastaların sayısı yılın başında birken, şimdi beşe çıkmış durumda. Sorun şu ki, Almanya’nın baş hekimliğinde bu hasta ekonomilere uygulanan tedavi fena halde birbirine benziyor ve bazı ekonomistler bunun önümüzdeki dönemde sıkıntı yaratabileceğine dikkat çekmeye başladı.
Bir zamanlar Türkiye gibi borcunu çevirme sıkıntısı yaşayan gelişmekte olan ülkelere Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) aynı reçeteyi dayamasına benzetilen bu durumun ileride daha büyük sorunlara zemin hazırlayabileceğini savunanlar var.
Euro Bölgesi’nde bugüne kadar yaşanan süreç şöyle: bir ülkenin borcunu çevirme sıkıntısına gireceğini hisseden yatırımcılar, tahvil piyasasında saldırıya geçiyor eş zamanlı olarak euro’dan da kaçış başlıyor. Bu gelişme tüm Euro Bölgesi’ndeki ülkeleri olumsuz etkilediği için önce devreye Avrupa Merkez Bankası (ECB) giriyor.
Euro’nun değerini yükseltmek, tahvil piyasasının ateşini düşürmek için yapılan açıklamalar yetmeyince bu kez tahvil alımları geliyor. Sıkıntı yaşadığına inanılan ülkenin tahvilleri piyasadan toplanarak faiz aşağı çekiliyor. Bu da yetmezse, kurban isteyen “piyasa tanrılarının” dediği oluyor ve zordaki ülke birkaç yıllığına borçlanma defterini kapatarak AB ve IMF’nin yardımını istemek zorunda kalıyor. Ardından da gelsin kemer sıkma önlemleriyle dolu bütçeler...
‘Kemer sıkma yetmiyor’
Londra merkezli Avrupa Reform Merkezi baş ekonomisti Simon Tilford, Los Angeles Times gazetesinde yayımlanan röportajında ocak ve şubat aylarında İspanya, Portekiz, Yunanistan ve İtalya’nın yüklü miktarda borç geri ödemesi bulunduğuna dikkat çekerek 2011’in Euro Bölgesi için çok rahat başlamayacağına dikkat çekti.
Krizin nereden kaynaklandığının teşhisinin çok iyi yapılmadığı görüşündeki Tilford, “Almanya liderliğindeki Euro Bölgesi mali disiplinsizlikten kaynaklanan bir krizle boğuştuklarını düşünüyor. Yunanistan’da durumun böyle olduğu açık. Ama İspanya ve İrlanda’da böyle bir durum yok. Bu ülkeler 2007’de bütçe fazlası veriyordu” dedi.
Tilford, “Bu ekonomilerden büyümeden, kemer sıkarak durumlarını düzeltmeleri isteniyor. Aşır mali kısıntılar yatırımcıları yatıştıracağına telaşlandırıyor. Çünkü bu ekonomilerde çarkların nasıl tekrar dönmeye başlayacağını göremiyorlar” dedi.
Borçların yapılandırılması gündemde
Peki bu durumda kurtarma paketi yerine bazı ülkelerin borcunu yeniden yapılandırmayı tercih etmesi daha doğru bir yöntem olabilir mi? Özellikle Portekiz gibi küçük ekonomiler için bunun daha sağlıklı bir yöntem olabileceğini savunanlar var. Son olarak dünyanın en büyük tahvil yatırım fonu Pimco da koroya katıldı. Pimco’nun Avrupa portföy yönetim biriminin başındaki Andrew Bosomworth, “Yunanistan, İrlanda ve Portekiz kendi para birimlerine sahip olmazlarsa ya da borçlarını yeniden yapılandırmazlarsa ayağa kalkamayacak” dedi. Bosomworth’ün önerisi, bu üç ülkenin önce Euro Bölgesi’nden çıkması, ardından borçlarının vadesini uzatıp durumlarını düzeltince yeniden katılması yönünde.
Bu yönde bazı işaretler de geliyor... Hafta içinde Yunan Ta Nea gazetesi, Yunan hükümetinin 2013 sonrası için borcunu yeniden yapılandırma konusunda bir plan hazırladığını yazmıştı. Gazetenin haberine göre Yunanistan’ın yanı sıra İrlanda ve Portekiz’in de böyle bir girişimde bulunması bekleniyor. Gazetenin ismi açıklanmayan kaynaklara dayandırdığı habere göre Yunan hükümeti, Avrupa Komisyonu üyelerine, Alman hükümetine ve ECB’ye bu konuyla ilgili bir ön çalışma sundu. Komisyon’un 2013’ten sonra ödenmesi gereken borçların ve 110 milyar euro’luk AB-IMF yardımının bir kısmının geri ödemesinin uzatılmasını içeren öneriye sıcak yaklaştığı belirtiliyor. Yunanistan’da kamu borç stoğunun gayri safi yurtiçi hasılaya oranının 2013’te yüzde 150’yi bulacağı tahmin ediliyor. Milliyet
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
borsagundem.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsagundem.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsagundem.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsagundem.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsagundem.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (06:02)