Goldman Türkiye'de kriz mi çıkarıyor?

Türkiye ekonomisinin son dönemde büyüme, ihracat, bütçe fazlası, sanayi üretimi ve istihdam artışında yakaladığı başarı parmakla gösteriliyor. Buna rağmen ABD yönetiminin, 2008'deki mortgage krizinde yatırımcıları yanılttıkları gerekçesiyle dava açtığı Amerikan yatırım bankası Goldman Sachs, Türkiye için adeta bir karalama kampanyasına başladı. Ekonomi ve finans dergisi Euromoney'nin ülke risklerini ölçen ve 250 ekonomistin katıldığı ankette Türkiye'nin yatırım yapılabilir seviyede kredi notuna sahip olması gerektiğinin ortaya çıkmasından iki gün sonra Amerikan yatırım bankası Goldman Sachs'ın Türkiye'nin resesyona gireceğini iddia etmesi kafaları karıştırdı.
Goldman Sachs, Türkiye ekonomisi için 2011 ve 2012 büyüme tahminlerini aşağı çekerken, ağustos ayı itibarıyla resesyon olasılığının yüzde 54'e yaklaştığını iddia etti. Ülkesinde yatırımcıları yanılttığı için hakkında dava açılan banka, gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) art arda iki çeyrek boyunca daralmasını resesyon şeklinde nitelendiriyor. Goldman Sachs tarafından yayımlanan araştırma raporunda Türkiye ekonomisinin 2011 için büyüme tahmini yüzde 7,5'ten yüzde 6,5'e çekilirken, 2012 büyüme tahmini ise yüzde 3,5'ten yüzde 2'ye revize edildi. Ahmet Akarlı ve Michael Hinds tarafından hazırlanan raporun özet bölümünde Türkiye ekonomisi için şöyle denildi: "Türkiye ekonomisi 2011'in ilk çeyreğinden bugüne küresel ekonominin genelinde olduğu gibi ivme kaybediyor, burada iç piyasada yapılan sıkılaştırıcı politikaların da etkisi var. Ancak son dönemdeki dış şoklar ile yavaşlama hızlandı ve Merkez Bankası da bu değişime hızlı bir şekilde sıkılaştırma eğilimini terk edip genişlemeci para politikasına geçerek cevap verdi. Bu proaktif politika tepkisi daha ciddi üretim kayıplarını bertaraf edebilir. Ancak kısa vadede şiddetini gittikçe artıran ekonomik yavaşlamayı tersine döndüremez. Biz bir resesyon yaşanma olasılığının şu an yüzde 54 ile geçmişte gerçek resesyonlarla anılan bir seviyede olduğunu tahmin ediyoruz. Ekonomi artık güçlü bir yavaşlamaya ve bu nedenle yeniden dengelenmeye gidiyor."
Büyüme tahminlerini de revize eden bankanın raporunda, "Büyüme tahminlerimizi de üretimde 2011'in ikinci yarısında art arda gelecek kayıpları yansıtacak şekilde 2011 için yüzde 7,5'ten yüzde 6,5'e 2012 için ise yüzde 3,5'ten yüzde 2'ye revize ediyoruz. Buna göre GSYH'nin cari açığa oranının 2012'nin ilk yarısında yüzde 5'e yakın seviyelere doğru daralmasını bekliyoruz. Bunların sonucunda ise TL'de daha fazla değer kaybı için yer sınırlı görünüyor, özellikle de Merkez Bankası'nın TL için açık bir şekilde şahin yaklaşımı göz önüne alındığında. Önümüzdeki 3, 6 ve 12 ay için dolar/TL tahminimizi sırasıyla 1,75, 1,73 ve 1,63'te koruyoruz." görüşlerine yer verildi.
Zaman

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.