E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaMayıs ayında satışa geçenler borsalarda neleri kaçıracak?---

Mayıs ayında satışa geçenler borsalarda neleri kaçıracak?

Mayıs ayında satışa geçenler borsalarda neleri kaçıracak?
13 Mayıs 2024 - 14:21 borsagundem.com

Küresel borsalar ayın başından bu yana güçlü bir performans gösterdi. Mayıs ayı satışlarına katılan yatırımcılarsa bu ralliyi kaçırdı. Uzmanlar yine de yatırımcıların hisse senedi risk primlerine dikkat etmesini öneriyor

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Wall Street yatırımcılarının geleneksel ‘mayıs ayında satışa geçme’ çağrısı, bu yıl, ayın başından bu yana kârlı bir tercih olmadı. Dow Jones Endeksi aralık ayından bu yana en uzun yükseliş serisini gerçekleştirdi. S&P 500 Endeksi ise nisan ayında kaydettiği bütün kayıpları sildi.

Aslına bakılırsa tarihsel olarak mayıs ayında pozisyon değiştirme taktiği çok da başarısız bir yöntem değil. The Street’in haberine göre Deutsche Bank verileri, nisan ayı sonundan eylül başına kadar varlıklarını S&P 500 Endeksi’nden çekip tahvil piyasasına yatıranların getiri sağladığını gösteriyor. Bununla birlikte hisse senetlerinin satılıp nakde çevrilmesi ise önemli ölçüde daha düşük getiri sağlıyor.

Ancak bu yılın mayıs ayında S&P 500 Endeksi %3,7 artarak mart ayı ortasındaki rekor seviyeye yaklaştı. Nasdaq Bileşik Endeksi ise %4,48’lik yükseliş gösterdi. Diğer bir deyişle mayıs ayında satışa geçme stratejisi 2024’te önemli bir testle karşı karşıya gibi gözüküyor.

Dow Jones’un sekiz seanslık yükseliş serisi devam ediyor. Endeks bu süreçte %4,5’ten fazla yükseldi ve 30 bileşenli Dow Jones 40.000 puan barajına gözünü dikti.

Bank of America’nın Flow Show raporuna göre geçen hafta 14,8 milyar dolarlık yatırımcı fonu hisse senetleri portföyüne girdi. Bu rakam mart ayı ortasından bu yana ulaşılan en yüksek seviyeyi işaret ediyor.

Tahvil piyasaları da hareketli

BofA raporu ayrıca tahvil fonlarının da 17,8 milyar dolarla son üç yıl en büyük çaplı haftalık yatırım girişlerine sahne olduğunu açıkladı. Wall Street devine göre, yatırımcılar enflasyonun düşeceği beklentilerinin ve ABD ekonomisinin yavaşladığına dair verilerinin “iniş yok” fikrini ortadan kaldıracağını öngörüyor. Bu da sabit getirili varlıklarda rallinin tetikleneceğine dair bahisleri artırıyor.

Hafta içerisinde açıklanacak ABD Ticaret Bakanlığı’nın nisan ayı enflasyon verileri yatırımcılar için kritik bir veri olarak öne çıktı. Ekonomistler, 15 Mayıs’ta açıklanacak TÜFE raporunda ılımlı bir düşüş ve perakende satışlarında da yavaşlama bekliyor.

Bununla birlikte Michigan Üniversitesi’nin mayıs ayı gösterge tüketici duyarlılığı anketi nisan ayında %3,2’den %3,5’e yükseldi ve enflasyonda beklenenin üzerinde bir artış olduğunu gösterdi. Atlanta FED’in GDPNow büyüme göstergesi, ABD ekonomisinin mevcut çeyrekte %4,2’lik büyüme ile karşılaşacağını öneriyor.

Söz konusu rakamların hiçbiri devlet tahvilleri gibi sabit getirili varlıklarda bir ralli tetikleyecek türden “iniş yok” senaryosunu göstermiyor.

Independent Advisor Alliance'ın baş yatırım sorumlusu Chris Zaccarelli, "Harcamalar yavaşlarsa ve enflasyon artarsa, birçok kişinin umduğu Goldilocks senaryosunun tam tersini elde edeceğiz. FED, yavaşlayan bir ekonomiye uyum sağlamak ile artan enflasyon beklentileriyle mücadele etmek arasında seçim yapma konusunda özellikle zor bir konumda olacak” uyarısında bulundu.

Risk almaya değer mi?

Comerica'nın Baş Yatırım Sorumlusu John Lynch'e göre, ABD Hazinesi tahvili getirilerinin yükselmesi, hisse senedi varlıklarında risk primini düşürmesi nedeniyle borsa getirileri için önemli bir zorluk teşkil ediyor. Zira yatırımcılar güvenli liman olarak görülen ABD Hazinesi varlıklarına kıyasla riskli hisse senetlerine sahip olmanın sağladığı risk getirisinin yeterince yüksek olmadığını hesaplıyor.

S&P 500 Endeksi’ndeki mevcut fiyat-bilanço beklentileri 21 kat civarında. 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirilerinin %4,5 seviyesinde olduğu düşünüldüğünde hisse senedi risk priminin (ERP) %0,26 olduğu hesaplanıyor. Bu rakam aynı zamanda son iki yılın en düşük seviyesini işaret ediyor.

Lynch konuyla ilgili açıklamasında, “Tarihsel veriler ERP oranı daraldıkça S&P 500’ün ileriye dönük getiri potansiyelinin de azaldığını, hisse senetlerine sahip olmanın göreceli avantajının ERP trendinin üzerine çıktığın dönemlere göre ortalama getirinin yaklaşık yarı yarıya düştüğünü gösteriyor” dedi.

Borsa uzmanı, “Neyse ki şirket bilançoları beklentilerin üzerinde geliyor ve gelecek bilançolara dair raporlar beklentileri aştığı sürece S&P 500 değerleme metriğinde fiyatların yerini bilançolar dolduracaktır” açıklamasında bulundu.

Yatırımcıların odak noktası bilançolar

Yatırımcılar hem ilk çeyrek bilançolarına hem de haziran ayında yapılacak bilanço güncellemelerine kilitlenmiş durumda. LSEG verileri ilk çeyrekte S&P 500 Endeksi’ndeki şirketlerin kârlarını toplamda %7,4 artırarak 467,9 milyar dolara yükseleceğini gösteriyor. Bu rakam bilanço sezonunun başlangıcından bu yana 5 milyar dolarlık bir artışı işaret ediyor.

Haziran ayında sona eren üç aylık şirket performanslarına bakıldığında ise LSEG yıllık büyüme oranının %10,6'ya ve kârların hisse ağırlıklı 495 milyar dolara yükseleceğini öngörüyor.

FED’in yılın ikinci yarısı için yeni büyüme ve enflasyon projeksiyonlarını paylaşacağı ve FED yetkililerinin faiz beklentilerini de içerecek olan haziran ayı politika toplantısı da yatırımcıların gündeminde.

LPL Financial'ın Baş Ekonomisti Jeffrey Roach, "FED, hem fiyat istikrarını hem de ekonomik büyüme görevlerini dengelemeye çalışırken adeta ip üzerinde yürüyor. Piyasaların uğraşmak zorunda olduğu risklere baktığımızda, her ne kadar temel tahminimiz olmasa da ABD başkanlık seçimlerinin etkilerine ek olarak stagflasyon risklerinin de arttığını görüyoruz" uyarısında bulundu.

Piyasalar mevcut veriler ışığında FED’in eylül toplantısından önce faiz oranlarını düşürme şansının çok az olduğunu tahmin ediyor. Yeni noktasal grafiklerdeki herhangi bir yukarı yönlü tahmin, muhtemelen ABD Hazinesi tahvil getirilerini yükseltebilir ve ERP'yi de mevcut yirmi yılın en düşük seviyelerinde tutabilir.

Tahvil getirilerinde olası bir artış mayıs ayında satışa geçme stratejisini haklı çıkarmak için yeterli olmayabilir. Ancak uzmanlar yaz ayları boyunca borsalardan elde edilecek getirilerin mütevazı seviyelerde kalmasını bekliyor.

Fundstrat: Mayıs ayı hisse senetlerinde alım için doğru zaman

 

Mayıs’ta hangi varlık yüksek getiri sağlıyor?

 

Borsalarda ‘mayıs’ satışları ne kadar mantıklı?

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)