E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaMerkez Bankası itibar mı kaybediyor?---

Merkez Bankası itibar mı kaybediyor?

Merkez Bankası itibar mı kaybediyor?
04 Şubat 2015 - 07:33 borsagundem.com

Merkez Bankası Başkanı Başçı'nın önce dolar kuru sonra da enflasyona dayalı faiz indirimi açıklaması boş çıktı

Merkez Bankası, enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından dün ara toplantı yapmayacağı açıkladı. Piyasalar ise Erdem Başçı'nın ara toplantı yapacak ve faizi indireceği yönünde pozisyon almıştı.

Radikal Yazarı Uğur Gürses konuyu köşesine taşıdı. İşte o yazı:

Normal koşullarda, bir merkez bankası ve de başkanının geçmiş enflasyona değil, gelecek enflasyona işaret etmesi beklenir. Sahi hangi gerekçe rutinden 20 gün önce toplanarak faiz indirmeye koşmayı gerektiriyordu ki?

Bir siyasetten, bir piyasadan, bir de enflasyondan gelen ‘sille’ epey bir itibar kaybı demek; bir merkez bankası başkanının işi ne kur tahmini vermek, ne de ‘önden koşup’ koşullara bağlı olası bir faiz indirimini olacakmış gibi varsayımsal olarak peşinen ilan etmektir.
Dünkü enflasyon verisinden sonra, siyasi baskı altındaki Erdem Başçı’nın, “yıllık enflasyon 1 puandan fazla düşerse ara toplantı yapıp karar alırız” gafı tescillenmiş oldu. 2013’teki ‘1.92’lik kur telaffuzu’ gafına eklendi. Nitekim tüketici fiyatları, Başçı’nın işaret ettiği 1 puanın üzerindeki düşüş yerine, yüzde 0.93 gerileyerek yıllık 7.24’e düşse de ara toplantı yapılarak faizi erkenden indirme şartı havada kalmış oldu.
Peki, ne oldu? Olağanüstü biçimde faiz indirilecek diye, döviz kuru yüzde 5’e yaklaşan oranda yükseldi. Ya sonra? Dün yeniden geriledi. Ancak yine de önceki seviyesinde değil. Dolar kuru, Başçı’nın Enflasyon Raporu sunumu yaptığı gün öncesinde 2.33’te iken, dün enflasyon verisi sonrasında hala 2.41’in üzerinde seyrediyordu. Haftalık sert kur artışı ve dalgalanma beklentilerin muhtemelen bozulmasına yol açtığı gibi; öte yandan da, hem dış ticaretle uğraşanları, hem de döviz borçlusu olan şirketleri sıkıntılı duruma soktu.
Bu durum, tam da eski Genel Kurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün gündeme getirdiği bir sözü hatırlattı; “kasaptaki ete soğan doğranmış” oldu.
Başçı’nın, üzerine gelen ‘faiz indir’ baskısına uyumlu davranma niyetini ekonomik birimlere ‘açıklanabilir’ hale getirmeye çalışması, ‘ara toplantı bombasını’ piyasaya bırakmasına yol açtı.
‘Baskıyla faiz indiriyor’ görüntüsü TL’ye değer kaybettirdi. Kur 2.33’ten 2.45’e uzandı. Bu durum gerçekten de faiz indirim koşullarını ortadan kaldıracak düzeyde bir kötüleşme demek. Nitekim Merkez Bankası’ndan gelen “gözlediğimiz piyasa hareketleri, faiz indirim sürecinin temkin düzeyiyle uyumlu değildir” açıklaması buna işaret ediyordu.
Normal koşullarda, bir merkez bankası ve de başkanının geçmiş enflasyona değil, gelecek enflasyona işaret etmesi beklenir. Sahi hangi gerekçe rutinden 20 gün önce toplanarak faiz indirmeye koşmayı gerektiriyordu ki?

GIDA, PETROL, KUR

Yüzde 1.1 artış biçiminde gelen enflasyon verilerinde en ‘çetrefilli’ alan gıdada; geçen yıl Ocak ayındaki yüzde 5.5’luk artış, bu yıl yüzde 3.76 olmuş. Bu hala çok yüksek bir artış demek. Daha geçen hafta açıklanan 2015 enflasyon tahmininde, yılık yüzde 9’luk bir gıda enflasyonu varsayılıyordu; bunun yaklaşık 3.5 puanı tek bir ayda, Ocak’ta gerçekleşmiş oldu. ‘Enflasyon düşecek’ hikâyesinin arka planında ham petrol fiyatlarındaki sert düşüş vardı. Oysa son bir haftada, ham petrol fiyatlarındaki artış Ocak ayındaki en düşük noktaya göre yüzde 25 yukarıda. Hele ki, “enflasyon düşüyor, faizi indirmek için erkene de toplanırız” dediğiniz için kur yüzde 4-5 oranında yükseldi; bu da fiyatlama davranışlarına muhtemelen olumsuz yansıyacak.
Enflasyondaki fiyatlama davranışlarındaki bozulma hala iyileşmiş değil. Bunun en iyi göstergesi çekirdek enflasyon. Enerji ve gıda, alkollü ve alkolsüz içecekler ile altın fiyatları hariç tutularak ekonomideki temel fiyatlama eğilimini ölçen (I) tanımlı çekirdek enflasyon yıllık yüzde 8.63’te. Yüzde 7.24’e düşen TÜFE ile neredeyse 1.5 puanlık fark oluştu. Burada, hala vasat ayların ortalamasından bile çok uzaktayız.
Merkez bankaları petrol fiyatları yükseldi diye politika faizi yükseltmez. Ya da düştü diye faiz indirmez. Temelde, çekirdek enflasyon gelişmelerine, ekonomideki fiyatlama davranışının enflasyon hedefleri ile uyumlu olup olmadığına bakarlar.
Şu son 10 günden geriye; uzun vadeli faizler epeyce gerilemiş, kısa vadeli faizler de zaman içinde sabırlı biçimde indirilebilecek ortama kapı açılmış durumdayken, politikacılarca anlamsız bir ‘faiz indir’ baskısı ile başlayan süreç mali piyasa dengelerini bozdu. Elimizde yükselmiş bir döviz kuru var. Daha da ileri giderse faizleri yukarı itecek bir sonuçla baş başa kalmamız işten bile değil. Sonuç: Ankara, bir çuval inciri berbat etmiş oldu.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)