E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaKulisPİYASA MANİPÜLASYONDAN TEMİZLENİYOR MU?---

PİYASA MANİPÜLASYONDAN TEMİZLENİYOR MU?

PİYASA MANİPÜLASYONDAN TEMİZLENİYOR MU?
25 Kasım 2009 - 14:56 borsagundem.com

SPK Başkan Vekili Sn. Abdülkerim Emek, bütçe görüşmeleri nedeniyle Meclis’te yaptığı konuşmada davalarla ilgili bazı rakamlar vermiş.

Bugüne kadar, SPK’nın Kanuna aykırılıklar nedeniyle yapmış olduğu suç duyurularının 194 tanesinin ilk derece mahkeme kararlarının sonuçlarını söylemiş. ( temyizden de geçen kesinleşmiş rakamlar açıklanmamış). Demek ki, henüz ilk derece mahkemelerinde sonuçlanmayan daha çok sayıda dava var. Sonuçlanan bu 194 davanın ağırlığı manipülasyon davası. Tek tük insider trading ve örtülü kazanç davası vardır muhtemelen. Bu davaların daha Yargıtay’da temyiz süreçleri de bulunuyor. İlginç olan husus ise, bu 194 davanın 117 tanesinin mahkumiyet, 77 tanesinin beraatla sonuçlanması. Bu rakamların temyiz aşamasında daha değişebileceği de malum. Özellikle önemli bir kısmının zamanaşımı nedeniyle veya hükmün açıklanmasının ertelenmesi nedeniyle düşeceği ve mahkumiyet sayısının çok azalacağı anlaşılıyor. Bu rakamlardan ne gibi sonuçlar çıkarabiliriz? Bu sonuçlara göre nasıl bir yargıya varabiliriz? 1- Rakamlara bakınca, (büyük kısmın manipülasyon olduğunu hesaba katarak) piyasada manipülasyon yapanların ciddi şekilde temizlendiği sonucuna varılabilir. Hukuka aykırı işlemler azalıyor diye gözetim ve denetim birimleri kutlanabilir. Mahkumiyet oranının % 60 olması da fena sayılmaz. 2- Ama kamu otoritesinin manipülasyon diye iddia ettiği hususların % 40’ı (77/194) boşa çıkmış. Ya da bu % 40’lık olaylarda iyi rapor yazılmamış veya deliller yetersiz kalmış yahut duruşmalarda iddialar iyi savunulmamış demek. Bir başka açıdan ise, demek ki, bu % 40’lığa giren yatırımcılar haksız yere suçlanmışlar, haksız yere haklarında işlem yasağı uygulanmış, gerek işlem yasağı gerek suç duyurusu bültenlerle kamuya duyurulduğu için ticari itibarları, saygınlıkları zarar görmüş, ailelerine, çevrelerine rezil olmuşlar. Buradan da bir manevi sorumluluk doğmaz mı? 3- Toplam sayıya bakıldığında Borsadaki şirketlerden yarıdan fazlasının manipülasyona uğradığı görülüyor. (daha süren davaları da düşününce bu oran çok daha yükseklere çıkacak demektir) Demek ki, bu kadar manipülasyon olduğuna göre Borsanın adının İstanbul Manipülasyonlu Kıymetler Borsası olması lazım. Bu kadar manipülasyon olan bir borsaya nasıl yeni yatırımcı gelecek merak konusu aslında. Mevcut yatırımcı sayısına fazlasıyla şükretmek lazım. Yöneticilerimiz şirket sayısının artırılmasını istiyorlar ama bu manipülasyon yapılacak şirket sayısını artırmaya yarar ancak. 4- Uzaktan bakınca, piyasadan manipülasyon temizleniyor diye düşünülebileceği gibi manipülatif borsa diye de düşünülebilir. Yıllardır sürekli uğraşılıyor. SPK’da, İMKB’de onlarca uzman manipülasyon peşinde koşuyor, epey yakaladıkları da oluyor. Ama nedense bir türlü kökü kurutulamıyor. Acaba sistemde bir sorun var diye hiç düşünülüyor mu? Sivrisinekleri öldürmekle bu işin çözülemeyeceği, çözümün ancak bataklığın kurutulması ile sağlanabileceği unutuluyor herhalde. Bu kadar mücadelede bir yerde boşa gidiyor, uzmanların emeklerine yazık oluyor, uzmanların iş tatmini bu anlamda bir türlü sağlanamıyor. Yaratılan korku da cabası. 5- Çare; sistemin değiştirilmesinde ve derinleştirilmesinde. Derinlik için piyasada yatırımcı sayısının artması gerekir. Ama yatırımcı hakları korunamadığı için ne yazık ki, bu da gerçekleşmeyecek gibi. Sonuç olarak nihai yargımız şu: manipülatif piyasaya alışmak ve bu gerçekle yaşamak zorundayız. İBRAHİM HASELÇİN - GAZETE HABERTÜRK

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)