Rusya'dan AB'ye Ukrayna çıkışı

Ukrayna'daki gelişmelerin ilişkileri gerginleştirdiği bir ortamda 32. kez düzenlenen AB - Rusya Zirvesi sonrasında AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ve AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ile düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Putin, Ukrayna'nın arabuluculara ihtiyacı olmadığını düşündüğünü belirterek, "Ne kadar çok arabulucu olursa o kadar çok sorun olur" dedi. 

Rusya'nın Ukrayna'daki gelişmelere karışmayacağını çünkü çıkış yolunu bulacak olanın Ukrayna halkı olduğunu belirten Putin, AB Komisyonu'nun genişleme ve komşuluk politikasından sorumlu üyesi Stefan Füle'nin kısa süre içinde Kiev'e yaptığı iki ziyareti ve AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın bu gece başlayacak ziyaretini eleştirerek, "Yunanistan'da yapılan AB karşıtı bir gösteriye bizim dışişleri bakanımızın katıldığında AB'nin vereceği tepkiyi hayal edin" diye konuştu. 

Van Rompuy ise gerek Füle'nin gerekse Ashton'ın ziyaretlerinin şiddetin tırmanmasını önleme ve mümkün olan en kısa zamanda siyasi istikrar sağlanmasına katkıda bulunma amaçlı olduğunu söyledi. 

Doğu Ortaklığı konsepti 
Hem AB kanadının hem de Rus kanadının toplantının "açık ve samimi" nitelikte olduğuna defalarca vurgu yapması dikkat çekerken, yapılan açıklamalar, tarafların başta Ukrayna konusu olmak üzere, AB tarafından geliştirilen Doğu Ortaklığı konseptinin de dahil olduğu bazı önemli konulardaki pozisyonlarının çok farklı olmayı sürdürdüğünü gösterdi. 

Rusya'nın, ulusların egemenliğine her zaman saygı duyduğunu belirten Putin, Ukrayna ile yapılan mali yardım anlaşmasının ve gaz fiyatlarında indirime gidilmesinin herhangi bir hükümeti desteklemek için değil, Ukrayna halkının yararı için yapıldığını kaydetti. Putin, Ukrayna'daki yeni hükümetin muhalefet ağırlıklı olması halinde bile anlaşmaları gözden geçirme niyetinde olmadıklarını vurguladı. 

AB yetkilileri, yaptıkları açıklamalarda, Doğu Ortaklığı'nın Rusya'nın ekonomik, ticari ya da kültürel bağlarını hedef almadığını vurgularken, taraflar, uzmanlar seviyesinde "ekonomik etki" çalışması yapılması konusunda uzlaştıklarının altını çizdi. Putin, Doğu Ortaklığı'nı kastederek, "Avrupa'da yeni bölücü çizgiler çizmek yerine birleşmiş Avrupa oluşturmak için çalışılması gerektiğini" söyledi. 

Van Rompuy ve Barroso, zirvede, AB ile Rusya arasındaki ilişkilerin temellerine ve alacağı yöne odaklanıldığını, kesişme noktalarının yanı sıra farklılıkların da ele alındığını belirtti. Putin de hedefler üzerine odaklandıklarını ifade ederek basın toplantısında daha çok ilişkilerin ticari boyutunu öne çıkaran bir konuşma yaptı. 

Rusya ile AB arasındaki 33. zirvenin haziran ayında Soçi'de yapılması ve "bugün farklı gündem ve format nedeniyle" üzerinde detaylı şekilde durulamayan konuların ele alınması öngörülüyor.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.