Yatırımcılar sürekli pozisyon alıyor

Temmuz ayı BofA Merrill Lynch Fon Yöneticisi Araştırması, küresel yatırımcıların 2014’ün ikinci yarısı için hisse senedi piyasalarına yönelik iyimserliklerini koruduklarını gösteriyor.
Küresel varlık yöneticilerinin net yüzde 61’i portföylerinde hisse senedi ağırlığını arttırmış durumda. Bu, 2011’in ilk aylarından bu yana alınan en yüksek sonuç olmanın yanı sıra, araştırma tarihinde alınmış en yüksek ikinci sonuç.
2014’ün ikinci yarısında iyileşme beklentisinden hareketle gerçekleşen agresif pozisyon alımı, yatırımcıların enflasyon beklentilerinde de kayda değer bir artışa işaret ediyor. Küresel 
çekirdek TÜFE’nin önümüzdeki 12 ayda artmasını bekleyenlerin oranı, geçtiğimiz aydan bu yana 13 puan artarak net yüzde 71’e ulaştı. Bu oran, araştırmada dönem içindeki en yüksek sonuç. Enflasyon karşısında özellikle hassas bir varlık sınıfı olan emtia kaynaklı risk ise, bir 
yıldan uzun süredir görülen en yüksek seviyeye ulaştı.
Yatırımcıların giderek artan bir bölümünün görüşüne göre enflasyon artışı trendin üzerinde gerçekleşirken, global büyüme trendin altında kalmış durumda. Buna rağmen makroekonomik performansa duyulan güven halen yüksek düzeyde. Küresel ekonominin önümüzdeki yıl güçleneceğini düşünenlerin oranı net yüzde 69 seviyesinde.
Ne değerlendirme ne de kuyruk riskleri fon yöneticilerini iyimserliklerinden vazgeçiremiyor. Net yüzde 21’lik kesim, menkul kıymetler borsalarının fazla değerli olduğunu düşünüyor ve bu, 2000’den beri alınmış en yüksek sonuç. Çin borç krizi, ‘varlık çılgınlığı’ ve Euro bölgesinde deflasyona dair endişeler geçtiğimiz aydan bu yana azalmış durumda. Şu an için en büyük kuyruk riskinin ve finans piyasaları için en büyük tehdidin jeopolitik krizler olduğu 
görüşü hakim.
BofA Merrill Lynch Küresel Araştırma Yatırım Baş Stratejisti Michael Hartnett, bu aylık araştırmaya ilişkin şu değerlendirmede bulundu: “Yatırımcıların küresel büyümeye, enflasyona, hisse senetlerine ve risk iştahına dair görüşleri, yılın ikinci yarısında makroekonomide yaşanması muhtemel bir normalleşmeye işaret ediyor. Bu 
durum, zaman içerisinde kurlarda yaşanacak bir normalleşmeye giden yolu açabilir. Büyüme hız kazanırsa, volatilite de artacaktır.” Avrupa Hisse Senedi ve Kantitatif Stratejisti Obe Ejikeme ise, “Avrupa’da ekonomik iyileşme güç kaybettikçe, yatırımcılar umutlarını başka 
bölgelere bağlıyor.” şeklinde konuştu.

Avrupa’nın merkezine dair şüpheler

Bölgesel yatırımcılar nezdinde Euro bölgesinde yaşanabilecek bir büyümenin en muhtemel kaynağı küresel ekonominin yeniden hız kazanması. Bu yönde cevap veren katılımcıların oranı, geçtiğimiz aydan bu yana 8 puan artışla net yüzde 33’e ulaştı ve yenilenmiş bir 
ekonomik canlandırma programı ihtimalini geride bıraktı.Gerçekten de, küresel araştırmaya katılanlar arasında, Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişlemeye ne zaman gideceğine dair tahminler daha da ileri tarihleri gösteriyor. Parasal genişlemenin 2015’te gerçekleşeceğine inananların oranı Haziran ayındaki net yüzde 15 seviyesinden yüzde 25’e yükseldi. Genişlemenin üçüncü çeyrekte gerçekleşeceğine inananların oranı ise yalnızca yüzde 12.
Bu durumun ışığında, panelin Avrupa bölgesi hisse senetlerine dair iyimserliğini kaybettiği görülüyor. Önümüzdeki yıl bölge hisse senetlerinin portföylerindeki ağırlığını arttırmayı düşünenlerin oranı geçtiğimiz aydan bu yana 11 puan gerileyerek net 10’a indi.
Alman hisse senetleri en çok gözden düşenlerden biri. Bölgesel fon yöneticileri arasında önümüzdeki yıl bu piyasaya ağırlık vermek isteyenlerin oranı, geçtiğimiz ayki net yüzde 31 seviyesinden net yüzde 12’ye geriledi.

Çevre ekonomilere ilgi azalıyor

Yatırımcıların Euro bölgesi çevre ekonomilere olan ilgisi de azalıyor. En kalabalık pazar payesi, geçtiğimiz aydan bu yana 9 puan gerileyen Euro bölgesi çevre ekonomilerinden ABD yüksek getirili fonlarına geçmiş durumda.
Çevre ekonomilerin hisse senetlerine dair iyimserlik de azalıyor. Bunun en belirgin örneği ise, bir ayda 16 puan düşüş sonrası artık bölge yatırımcılarının yalnızca yüzde üçü tarafından önümüzdeki yıl ağırlık vermek istenen Avrupa hisse senedi pazarı olarak değerlendirilen İtalya yer alıyor. Öte yandan, İspanya’ya yönelik ilgi ise çok düşük oranda azaldı.  

Yatırımcılardan sermaye harcaması çağrısı

Yatırımcıların şirketlere yaptığı nakit harcamalarına yatırım çağrısı, üst üste yedinci ayında da rekor kırdı. Bu görüşte olan yatırımcıların sayısı araştırma tarihinde görülmemiş olan yüzde 65 seviyesine ulaştı. Aynı şekilde, şirketlerin gereğinden az yorum yaptığını düşünenlerin oranı ise bir diğer rekor olan yüzde 71 seviyesinde. Bu, 2005 yılında araştırmaya bu sorunun dahil edilmesinden beri alınan en yüksek sonuç.
Öte yandan, şirketlerin nakit fazlalarını geri ödemesini isteyenlerin oranı son beş yılın en düşük seviyesinde. Fon yöneticilerinin yalnızca yüzde 18’i şirketlerin hisse geri alımı, 
temettü dağıtımı veya nakit alımlar yapmasını istiyor.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.