Yatırımcıyı heyecanda bırakan itiraz

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’na (İMKB) Kasım 2000’de adım atan Arena Bilgisayar’ın, bundan tam 10 yıl sonra yatırımcısına vurduğu darbe tarihe not düşülecek nitelikte.
Arena Bilgisayar, Kasım 2000’de ortak satışı ve sermaye artırım yöntemiyle halka açıldı. Şirket sahipleri Mehmet Betil, A. Umur Serter, Alvi Mazon, İzi Kohen, Hakan Koçer, T. Bekir Eskicioğlu , I. Namık Tülümen ve Arzu Tülümen, ortak satışı yoluyla halka arzdan 3 milyon 379 bin doları aşkın gelir elde ettiler. Sermaye artırımı ile de şirketin kasasına 10 milyon 139 bin dolar girdi. Toplam hasılatının 13 milyon 518 bin dolar olduğu halka arzla birlikte Arena’nın yüzde 15’i borsada işlem görmeye başladı. Halka arzda 5.140’ı küçük yatırımcı olmak üzere toplam 5.347 yatırımcı hisse satın aldı.
Hintli Redington’a satış
İzi Kohen, Alvi Mazon, Ahmet Umur Serter, Fatma Ece Serter, Mehmet Betil ve İsmail Namık Tülümen bu halka arzdan tam 10 yıl sonra; 22 Eylül 2010’da, şirket sermayesinin yüzde 49,40’ına denk gelen paylarını toplam 42 milyon 484 bin dolara Hindistan, Güney Asya, Orta Doğu ve Afrika'da da faaliyetleri bulunan Hintli Redington’a (RIHL) sattılar. Hisse devri de 29 Kasım 2010‘da gerçekleşti. Satışın ardından Hindistan vatandaşı Ramanathan Srinivasan Yönetim Kurulu Başkanlığı’na, Singapur vatandaşı Raj Shankar Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği’ne ve Hindistan vatandaşı Azmat Hayat Mohammad Taufique Yönetim Kurulu Üyeliği’ne seçildi.
Çağrı muafiyeti başvurusu
Hemen ardından başta Kohen olmak üzere şirketin eski sahipleri ellerinde kalan diğer hisseleri de İMKB’de sattılar. Şirketin halka açıklık oranı yüzde 50,60’a ulaştı. RIHL de çağrıdan muaf olmak için Sermaye Piyasası Kurulu’na (SPK) başvuruda bulundu. Gerekçe satılan payların yüzde 50’nin altında kalmasıydı. SPK da çağrı muafiyeti başvurusuna “olur” verdi. Üstelik Arena Bilgisayar’ın eski sahipleri de basına verdikleri demeçlerde RIHL’nin çağrıda bulunmamak için şirketin hisselerinin yüzde 49,40’ını almayı tercih ettiğini söylemekten çekinmediler.
Zor oyunu bozar mı?
Basına verilen demeçleri de eline alan bir yatırımcı Danıştay’ın yolunu tuttu ve dava açtı. Danıştay da “sadece imtiyazlı hisseyi elinde bulunduran değil, yönetimi elde eden imtiyazsız hisseler için de çağrı yükümlülüğü doğar” kararını verdi. Danıştay'ın kararı sonrasında SPK da Redington'a küçük ortaklara çağrı veya muafiyet için yeniden başvurmasını istedi. Ancak Redington SPK'ya çağrı için değil, muafiyet için başvuruda bulundu. Bu kez SPK'dan vize alamayan Redington, SPK işleminin iptaline ve söz konusu işlemin yürütmesinin durdurulması talebine ilişkin SPK aleyhinde dava açtı. Bu dava da 7 Aralık 2012'de Redington lehine sonuçlandı. SPK bu karara da itiraz etti ve temyiz başvurusunda bulundu.
Arena’da küçük yatırımcılar 2 yılı aşkın bir zamandır bu davayı ve nasıl sonuçlanacağı merakla bekliyor. “Zor oyunu bozar” deyiminin Arena için de gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini bekleyip göreceğiz.
YARIN: O GÜNDEN BUGÜNE NELER DEĞİŞTİ

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.